Demokrasi Kime Kadar

demokrasi kime kadar?

-bitimsiz mağduriyet-

demokrasilerde ihtiyarlanılamaz. ihtiyar seçkin kimse demektir. domuzlar gibi yaşlanılır.

demokrasilerde su parayla satılır. pahalı olduğundan şikayet edene de “ekonomi çok güzel, suyunu evden çıkarken iç, hede hödö” diyen mebzul miktarda densiz bulunur.

demokrasilerde aşağılık insanların kaynanaları konuşturulur.

demokrasi reytingtir. iftar saati paket dağıtıp görüntü vererek “ne de iyi insan” insan olunabilir.

demokrasilerde seçilenlerin çocukları vakıf kurabilir. vakfa üye olanlar da devletten ihale alabilir. (https://x.com/haberaktifcom/status/1917188936041943166?t=OE3BJH2GNXvdmMAu_bHsAA&s=08)

demokrasilerde halkı terörle tehdit edenler cumhuriyetin hğyrını görebilir, hastane masrafları tehdit edilmiş aynı halka kitlene de bilir.

demokrasilerde ırkçılık haramdır ama hiç bir özelliği olmayan salça satıcıları dedem de dedem diyerek sulbünü öne sürerek kavmiyetçiliğin kralını yapabilir. bunu da anlamak zorunda değilsinizdir. demokrasilerde anlamasanız da olur. netekim işler de böyle yürür demokrasilerde.

demokrasilerde şairleri hayatta iken devam etmediği ikinci yeni'yi takip eden görsel şihir falan iktibas eden tırt dergiler vardır.

demokrasilerde ne allah'tan ne sakalından ne cüppesinden utanmayan insanlar vardır. allah’ın adını anarak kolayca yalan söylerler. (https://x.com/etkiliihhaber/status/1915745005362401694)

demokrasilerde islami bankacılık vardır. uluslararası finans sistemine yedi göbek öteden bağlıdır amma kendini kandırmakta başarılı olanlar allah'ı da kandırmaya çalışır.

demokrasilerde dedeme zorla süt tozu içirdiler derken ne idüğü belirsiz üçü bir aradayı içenler vardır.

demokrasilerde operasyon çekilmekten kıblesi şaşmış kitle vardır. bu operasyonları çekenler işe yaradığını görünce kendi kitlesine “kilise çanı yasakladılar bu ülkede, kilise çanını!” derler. acaba ileri demokrasilerde sağa sola demokrasi götürenlerde ahıra da çevrilmiş midir?!?

demokrasilerde papanın ölümüne üzülüp lokma dağıtanlar vardır. halk zaten tatlıya karşı değildir, az düşünüyor gibi yapıp mideye indirir papanın lokmasını.

demokrasilerde komşu diktatörü devirmek için sözde düşmanla aynı yollara başvurulabilinir.(https://www.odatv.com/guncel/esadi-nasil-yiktigini-ilk-kez-bu-kadar-acik-anlatti-120096435)

demokrasilerde tapınılan güç hatalardan münezzehtir. “30 yaşına gelmiş çocuklar evlenmeye razı olmuyor” vb. açıklamalar yapılabilinir. açıklamayı yapanlar buna sebep olmuş da olabilir. önemli değildir. demokrasilerde neden-sonuç ilişkisi aranmaz.

demokrasilerde gemiyi terk edebilmek için açık kapı bırakma çakallığına soyunan kripto ermeniler olabilir. bunlar tarihçi diye de üttürülebilir. hatta bunlar şeker fiyatlarının bilmem kaç kat arttığından da şikayet edebilir. sorulduğunda “haberim yok imiş gibi çek” bile diyebilirler.

demokrasilerde kâ'bemize tepeden bakan iğrenç binalarda poz verip paylaşan aşırı mümin başörtülü bacılar vardır. zemzem towers'tan rahatsız olmayanlar zaten allah'ın belasına uğramışlardır. ama demokrasilerde böyle şeylere takılmak olmaz.

demokrasilerde sendikalar vardır. yani. yoklar mı yoksa?

demokrasilerde güvenlik kameraları vardır ama gerekirse bantlanır.

demokrasilerde bol bol gaz alınır. iktidarların değişik varyantları bu işleri üstlenir.

demokrasilerde komşu diktatörler senin deprem bölgende modern de olsa bir şeye benzeyen sosyal konutlar yapabilir. ama senin sosyal konut kurumun da ruhsuz apartmanlar yapmağa devam edebilir. olsundur. zaten ruh nedir. hep descartesin başımıza sardığı işler. jung da az değil. (https://x.com/ConflictTR/status/1917187566014742981?t=5epdVir7p9Jh2N3cilO9sw&s=08)

demokrasilerde devleti tarafından avrupa’ya gönderilip kendi devletini şikayet ederek “doho fozlo domokrosu” diyen, ismi de müslüman ismine benzeyen bin babalılar vardır.